Sinan Tekin: “Emniyet teşkilatımızın sorunlarına çözüm bulunsun”

Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) - Açıklama şöyle: “Emniyet teşkilatının sorun ve beklentilerinin tespit edilerek sorunların kapsamlı programlarla çözüme kavuşturulması için verdiğimiz Meclis araştırması önergemiz maalesef AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Bizler insanca yaşamın mümkün olduğu huzurlu bir Türkiye'nin inşası için çalışırken emniyet teşkilatımız bizim güvenliğimiz için canla başla görevlerini ifa etmektedirler. Ocak ayından bugüne 54 polisimiz intihar etmiştir. Polis intiharları Emniyet teşkilatında gittikçe büyüyen sorunların gün yüzüne çıktığını göstermekle kalmayıp aynı zamanda toplumun önemli bir kesiminin içinde bulunduğu sosyal krize işaret etmektedir. Polislerimiz yıllar süren özverili çalışmalarını ne yazık ki giderek ağırlaşan koşullar altında sürdürmek zorunda kalmaktadırlar.Uzun çalışma saatleri, mesai karşılığında hiçbir ek ücret almamak ve adaletsizliklerle dolu atama ve yer değiştirme uygulamaları onların sabrını tüketen bir boyuta ulaşmıştır. Bir çınar bile köklerinden zarar görürse devrilir. Aile de bir insanın ve bir toplumun köküdür. Ancak, polislerimizin aile bütünlükleri atama ve yer değiştirme yönetmeliğinde eksikliklerle bozulmakta, keyfî uygulamalarla parçalanmaktadır.Öte yandan, on iki-otuz altı saatlik çalışma sisteminin yasal zemine oturtulmamasıonların fiziksel ve ruhsal sağlığını tehdit etmektedir. Elbette bu koşullar altında çalışan bir insanın yaşam enerjisinin yüksek olması asla düşünülemez.Bir başka ağır yük ise ikinci kez şark görevi. Daha önce bir kez bu zorlu görevi yerine getiren Emniyet mensuplarımız şimdi tekrar ikinci şark görevine gitmeye zorlanmaktadırlar.Kimi personel şark görevini hiç yapmazken, kimilerinin ikinci kez bu zorunluluğa mecbur bırakılması iç barışı bozan büyük bir adaletsizliktir.” dedi.

Emniyet teşkilatının sorunlarına kalıcı çözümler üretilemediğini ve polislerin talep ettiği hakların göz ardı edildiğini ifade eden Tekin; “Polislerimizin canına kıymasına neden olan sadece bu ağır çalışma koşulları değildir. Artan hayat pahalılığı, ekonomik zorluklar, sosyoekonomik sorunlar ve kişisel sıkıntılar bu ağır tabloyu tamamlamaktadır. Kurtuluş kapısı olarak görülen bahis ve kripto, pek çok meslekte olduğu gibi Emniyet teşkilatında da bir tufan misali ağır hasarlar bırakarak büyümektedir. İntiharların en önemli nedenlerinden biri olarak görülen geçim sıkıntısı, kumar bağımlılığı ve kripto gibi yalancı çözümlerle birleşince daha da büyük trajedilere neden olmaktadırlar. İktidar, fedakârlıkla çalışan Emniyet mensuplarının sesine kulak tıkamamalı, sorunları halı altına süpürmemelidir. Biliniz ki kendi iç huzurunu sağlayamayan bir polis toplumun huzurunu temin edemez, kendi hayatında sorunlarla boğuşan bir polis vatandaşın sorunlarına asla çare olamaz.Eğer iktidar, sokakları huzurlu, toplumu güvende hissettireceğini söylüyor ise polislerimize mutlaka sahip çıkmalı, sorunlarını çözüme kavuşturmalıdır. Zira, polislerimize sahip çıkmak sokaklarımıza sahip çıkmaktır. Polislerimize sahip çıkmak vatandaşlarımızın kendini güvende hissetmelerini temin etmektir çünkü polislerimize sahip çıkmak sokakta yürüyen kadınları, uyuşturucu batağına düşen gençlerimizi korumak ve onlara sahip çıkmaktır.” dedi.