Cinsellik,cinsel işlev bozuklukları ve tedavileri

Cinsel istek sorunları terapistleri en zorlayıcı konuların başında gelmektedir.

Freud, psikolojik olarak sağlıklı olmanın, kişinin iki alanda göstermiş olduğu, işlevsellikle ilgili olduğunu savunur. Bunlar; aşk ve iştir. Sevgi nesnesine yakınlığı sürdürme isteği, aşık olmanın belirgin bir özelliğidir. Olgunlaşmış sevgi de yakınlık göze çarpmaktadır.

Yakın bir ilişki içerisinde olunduğu zaman kişi, sevdiği kişiyi geliştirmek ve mutlu etmek için aktif çaba sarf etmektedir. Cinsel ilişki, yakın bir ilişkinin oluşması ve sürdürülmesi için hızlandırıcı bir rol oynamaktadır.

Ünlü cinsellik uzmanı Rollo May, cinsel bir ilişkinin değerini; kendi farkındalığının artması, şefkatin yaşantılanması,öz olumlamanın ve öz saygının artışı ve bazen orgazm esnasında birbirinden ayrı bireyler olma duygusunun kaybı olarak tanımlamıştır. Bu anlamda, cinsel ilişki ve aşk birbirini karşılıklı olarak besleyen sağlıklı bir bütünü oluşturmaktadır.

Cinsel işlev bozukluklarının temel özelliği inhibisyondur. Özellikle, cinsel uyarıma fizyolojik veya psikolojik olarak yanıt verme de yetersizlik veya cinsel ilişki sırasında ağrı deneyimidir. Bu ağrının etyolojisi psikolojik, fizyolojik veya karışık olabilir.

İşlev bozukluğu ise, genellikle cinsellikle ilişkili olan öznel zevk hissinde veya nesnel olarak performansta bozulma olarak tanımlanabilir.

ICD-10'a göre,cinsel işlev bozukluğu, kişinin "bir cinsel ilişkiye arzu ettiği şekilde katılmadaki" yetersizliğidir. İşlev bozukluğu, cinsel isteğin veya doyumun azlığı veya cinsel ilişkiyi başlatmada, sürdürmede veya tamamlamada fizyolojik yetersizlik olarak tanımlanmıştır.

DSM-5'de cinsel işlev bozuklukları; erkekte düşük cinsel istek bozukluğu,kadında cinsel ilgi/uyarılma bozukluğu, sertleşme bozukluğu, kadında orgazm bozukluğu, geç boşalma, erken boşalma, cinsel organlarda- pelviste ağrı/içe girme bozukluğu, diğer tanımlanmış cinsel işlev bozuklukları ve tanımlanmamış cinsel işlev bozukluklarını içerir.

Cinsel istek sorunlarının görülme sıklığı giderek artmaktadır ve terapistleri en zorlayıcı konuların başında gelmektedirler.Cinsel istek sorunlarının çözümünde biyolojik ve psikolojik tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.

Biyolojik tedavi yöntemleri ikiye ayrılır.Bunlar;farmakoterapi (ilaç tedavisi) ve cerrahi tedavidir.

Psikoterapi yöntemlerine gelince, şunları içerir: İkili cinsel terapi, davranışçı egzersizler, davranış terapisi, bütünleştirilmiş cinsel terapi ve Grup tedavisi sayılabilir.

Günümüzde uygulanmakta olan bu tedavi yöntemleri sayesinde cinsel işlev bozukluklarının üstesinden gelmek çoğunlukla mümkün olabilmektedir.

Kalın sağlıcakla...

Dr. Halil İbrahim Süslü

Psikiyatri Uzmanı